Türk Edebiyatında Ziya Gökalp (1876-1924)


             Milli Edebiyat topluluğunun oluşumuna ortam hazırlayan, milli olma düşüncesini ortaya koyan isimlerden biri olan Ziya Gökalp (Mehmed Ziya), Türkiye'nin ilk sosyoloğudur. Toplum yapısını incelerken, toplumu ele alırken dini merkez olarak almıştır. Milli Edebiyat'a eserlerinden çok milli düşünce yapısını oluşturma açısından katkı sağlayan Gökalp, yetiştiği çevre, okuduğu okullar ve hem Doğu hem Batı eserlerini yakından takip etmesi onun düşünce yapısının oluşmasında etkili olmuştur. Gökalp küçük yaşlardan itibaren kitaplara meraklı olmuş, bir yandan Mevlana, Farabî, Gazalî gibi İslam düşünürlerini okumuş bir yandan da Batı'nın önemli eserlerini okumuştur. M. Fuat Köprülü, Gökalp için güçlü bir hafızaya ve Doğu-Batı medeniyeti hakkında geniş bir bilgiye sahip  olduğunu söylemiştir.  

               Gökalp, Diyarbakır'da bulunuğu yıllarda onun düşünce yapısına yön veren isimlerden biri Doktor Abdullah Cevdet'tir. Gökalp, onun tavsiye etmiş olduğu Fransız sosyologların eserlerinden etkilenmiş, onun etkisiyle İttihat ve Terakki'ye üye olmuştur. Gökalp'in düşünce yapısına etki eden bir diğer isim de Yorgi Efendi'dir. Bir Rum olan Yorgi Efendi, ona milliyetçilik fikrinin önemini kavratmış ve sosyolojinin önemini göstermiştir. Bu süreçte tanışmış olduğu materyalist ve  pozitivist düşünceler onu çıkmaza sokmuş ve ruhsal bunalımlar içerisine girmiştir. (Bu dönemde kendini başından vurmuştur.)(Gökalp'in düşüncelerine yön veren bir diğer isim Naim Bey'dir)

              Ziya Gökalp ilk yazılarında Mehmed Ziya, Ziya, Hüseyin Vedad, Tevfik Sedad gibi takma adlar kullanmış ve Genç Kalemlerde çıkan Altın Destan  manzumesiyle birlikte Gökalp takma adını kullanmaya başlamıştır. Gökalp soyadı ona Ali Canip Yöntem tarafından verilmiştir. Genç Kalemler'de yazılarını yayımladığı dönemde Gökalp, gençleri Yeni Lisan akımına katılmaya teşvik etmiş, edebiyatta millileşmeyi savunmuştur. Türk tarihi ve medeniyeti üzerinde çalışan Gökalp, Milli Edebiyat akımını temellendiren isimlerden biri olmuştur. 

             Milli Edebiyat topluluğu içerisinde yer alan Gökalp, şiir ve edebiyatın  nasıl olması gerektiği konusu üzerine yazıları vardır. Gökalp'in şiirleri onun düşünce yapısını, ideolojisini yansıtan şiirlerdir. Şiirlerinde Türk destanlarında, halk hikayelerinden, masallarından kesitler yer almaktadır. Gökalp şiirlerinde çoğunlukla hece ölçüsü kullanmakla birlikte az da olsa aruz ölçüsü kullanmıştır. 1911 yılında yazmış olduğu Turan şiiri ile birlikte aruz ölçüsünü tamamen bırakıp hece ölçüsüne geçmiştir. Gökalp hece ölçüsünü 'Türk milli vezni' olarak değerlendirmiş ve ona değer vermiştir. Şiirlerinin konusunu ise Türk tarihi ve medeniyetinden, halk edebiyatından almıştır. 

               Gökalp'in edebiyata olan katkısı daha çok milli edebiyat düşüncesini oluşturmasıdır. Sade, açık bir dille yazmış olduğu makalelerinde milli bir edebiyatta şiir, roman gibi türlerin nasıl olması gerektiği üzerinde durmuş ve Türkçenin önemini vurgulamıştır. Türk edebiyatının kaynağı olarak halk edebiyatının olduğunu benimsemiştir.  

                  Cumhuriyetin ilan edildiği yıllarda rejimi destekleyen yazılar yazmış, Hakimiyet-i Milliye gazetesinde Atatürk'ün isteği üzerine yazmış olduğu yazılarıyla CHP'nin kuruluşu ve alt yapısının oluşumunda fikirleri yararlı olmuştur. Aynı zamanda Atatürk'ün dokuz umde olarak tespit ettiği parti programı Gökalp'in Doğru Yol adlı kitabıyla desteklenmiş sosyolojik olarak açıklanmıştır. 

                Durkheim, Bergson gibi fikir adamlarından etkilenen Gökalp, Türk Yurdu, Halka Doğru, Türk Sözü, İslam Mecmuası, Yeni Mecmua gibi gazete ve dergilerde yazılarını yayımlamış, Türk tarihi ve medeniyeti gibi konularda konferanslar vermiştir. Doğumunun 100. yılında (1976) Kültür Bakanlığı tarafında kitapları, yazıları koleksiyon halinde yayımlanmıştır. 

                 Eserleri;
  • Şâki İbrâhim Destanı (Şiir)
  • Kızıl Elma (Şiir) (Turan, Masallar, Koşmalar, Destanlar olmak üzere dört bölümden oluşur.)
  • Rusya'daki Türkler Ne Yapmalı? (Risale, Küçük Kitap)
  • İlm-i İctimâ Dersleri 
  • İlm-i İctimâ (Sosyoloji)
  • Yeni Hayat (Manzume)
  • Türkleşmek, İslamlaşmak, Muasırlaşmak (Sosyoloji)
  • Türk Töresi (Türk töresi kavramını açıklamaya çalışmış ve Türk destanlarına, masallarına yer vermiştir.)
  • Altın Işık (Milli bir edebiyatın oluşturulabileceğini göstermek için kaleme almıştır. Eserin sonunda iki perdelik Alparslan adlı manzum bir tiyatro vardır.)
  • Doğru Yol (Siyasi)
  • Ala Geyik (Manzume)
  • Türkçülüğün Esasları 
  • Türk Medeniyeti Tarihi 
  • Makaleler I-IX (Gazete ve dergilerde yayımlanan makalelerinin derlemesi)








Yorumlar